2. Gökçeada Film Festivali

16 - 22 Ağustos 1999

Duru’nun anısına

Geçen yıl birincisi gerçekleştirilen Gökçeada Film Festivali, bu yıl 15 - 23 Ağustos tarihleri arasında yinelenecek. Yıllarca aradan sonra bir haftalığına olsa da sinemaya kavuşan Gökçeadalılar için bu etkinlik ayrı bir anlam taşıyor.

2. Festival 1988 yılında yitirdiğimiz usta yönetmen Süreyya Duru’nun anısına düzenlenecek. Programda Süreyya Duru’nun “Adaö filminin yanı sıra Sinan Çetin’in Propaganda, Memduh Ün’ün Gün Ortasında Karanlık, Yavuz Özkan’ın Bir Kadının Anatomisi, Tunca Yönder’in Çökertme, Osman Sınav’ın Yalancı, Ömer Vargı’nın Herşey Çok Güzel Olacak adlı filmleri katılıyor. Gösterimler Festival için özel olarak kurulacak açık hava sinemasında saat 20.30’dan itibaren yapılacak.

Yazar Osman Şahin, her akşam film gösteriminden önce film yapımına kaynak olan eserlerini izleyicilere okuyarak onlarla sohbet edecek. Seyirciler ayrıca, festivalin son günü kapanış öncesinde Türk Sineması’nın usta sanatçıları. sinema eleştirmenleri ve medya mensuplarının katılacağı Türk Filmciliği Neden? konu başlıklı açık oturumu izleyecekler.


Adada sinema var

Sinemanın ünlüleri, eleştirmenler ve siyasetçiler 15 Ağustos'ta başlayacak 2. Gökçeada Film Festivali'nde bir araya gelecek

2. Gökçeada Film Festivali başlıyor. 1988 yılında kaybettiğimiz usta yönetmen Süreyya Duru'nun anısına düzenlenen festival, 15-23 Ağustos tarihlerinde gerçekleşecek. Kültür Bakanlığı'nın desteğiyle Gökçeada Kaymakamı Mustafa Hulusi Arat, Belediye Başkanı Halil Rüştü Akgün, Fahri Kültür ve Sanat Danışmanı Yönetmen Korhan Yurtsever tarafından oluşturulan festivale, bu yıl sanatçıların yanı sıra pek çok turist, siyasetçi, sinema eleştirmeni ve basın mensubunun katılması bekleniyor.

'Propaganda', 'Gün Ortasında Karanlık', 'Bir Kadının Anatomisi', 'Buzlar Çözülmeden', 'Yalancı', 'Her Şey Çok Güzel Olacak' ve 'Ada' gibi filmlerin gösterileceği festivale filmlerin yönetmenleri Sinan Çetin, Memduh Ün, Yavuz Özkan, Nejat Saydam, Osman Sınav, Ömer Vargı katılacak. Ayrıca Kemal Sunal, Metin Akpınar, Meltem Cumbul, Rafet El Roman, Fatma Girik, Erdal Yalçın, Hülya Avşar, Mehmet Aslantuğ, Fikret Hakan, Cem Yılmaz, Türkan Şoray, Rutkay Aziz gibi Türk sinemasının ünlü oyuncuları da festivalin konukları arasında yer alacak. Ünlü yazar Osman Şahin, her gün film gösterimlerinden önce birçok filme konu olan eserlerini izleyicilere okuyarak onlarla sohbet edecek. Seyirciler, festivalin son günü kapanış öncesinde ise Türk sinemasının usta sanatçıları, sinema eleştirmenleri ve medya mensuplarının katılacağı 'Türk Filmciliği Neden?..' başlıklı bir açık oturumu izleyebilecek.



Her şeye rağmen festival

Kaleköy mevkiinden ufka bakıyorum. Semadirek Adası bir bulutun gerisinde kalmış. Çilekeş festival ailemiz belediye tesislerinde kahvaltı üstüne keyif kahvesi içip sohbet etmekte. Dün gece parkta değil, otelde uyuduk. Ama parkta uyuduğumuz gece bile film gösterim programımız aksamadı. Ada gezmelerimiz de. Pazartesi sabahı İstanbul'a doğru yola çıkıyoruz.

Burası Gökçeada, eski adıyla İmroz. 2. Gökçeada Film Festivali'ndeyiz. Ekibimiz festivali başından beri izleyen sinemacılarla basın mensuplarından oluşuyor. Yönetmenlerimiz Nejat Saydam ile Tunca Yönder. Aktörleri Şemsi İnkaya ve Orhan Ayça temsil ediyor. Her akşam gösterimden önce öykülerinden pasajlar okuyup, onların beyazperdeye uyarlanışı üzerine fikir beyan eden Osman Şahin de senaristleri. Burçak Evren, Agah Özgüç ve bendeniz eleştirmen kanadını ayakta tutuyoruz. Adanın yeni basın mensubu Radikal Ekler'den Asu Maro.

Buradaki ikinci gecemizde sokaklara dökülmemize yol açan deprem festival ekibine de darbe vurdu. Bülent Oran, Ayşe'yi (Şasa) merak etti geri döndü. Işıl Özgentürk, Halil Ergün, Ve Sinema'dan yönetmenim Binnur da döndüler. Yavuz Özkan, Mehmet Aslantuğ, Osman Sınav, Erkan Can bekleniyordu, son bir haftanın koşulları onların gelişini de engelledi. Korhan Abay'ın uçağı arızalanınca Gökeada'da misafirliği uzayan Sinan Çetin başka bir uçakla gitti. Abay hâlâ burada. Bu arada hemen belirteyim, daha ilk geceden çoluğun çocuğun sağ ve sıhhatte olduğunu öğrenmiş biri olarak ben festivalin sonuna kadar kalabildim.

Gökçeada Film Festivali bir sinemacının beyin çocuğu, iki yıldır onun çabası, belediye ve kaymakamlık desteğiyle yapılıyor. Yönetmen Korhan Yurtsever bu adaya çok hasta, neredeyse ölümün eşiğinde bir adam olarak gelmiş, burada yeniden hayat bulmuş. Kendini bir can borçlu olduğunu düşündüğü Gökçeada'nın yerlisi gibi hissediyor, sık sık buraya dönmekle yetinmemiş, vaktiyle çok sayıda sineması varken artık sinemasız kalmış adaya sinemayı yeniden getirmeyi düşünmüş. Gökçeada Film Festivali bu düşüncenin ürünü. Kaleköy'deki festival alanında her gece yapılan gösterime ada halkının gösterdiği ilgi festival fikrinin ne kadar yerinde olduğunu kanıtlıyor. Deprem nedeniyle yerli, yabancı turistler adayı terk ettiği halde Kaleköy'deki açık hava sineması her akşam ada halkıyla doluyor. Festival konuğu oyuncuların her yerde önünü kesip sohbet ediyorlar.

Bize gelince deprem göçebesi olduk. Parklarda yattık. Alan kardeşlerden sabah akşam taze-sıcak ekmek aldık. Meydan restoranda çorbamızı içtik. Ada Çayevi'nde Kadriye Hanım bize sabaha kadar çay demledi. Belediye Oteli'nde Zeki her işimize koştu, şoförümüz Muzaffer bizi dere tepe taşıdı. Ekip başlarımız Korhan ile Güven her günün programını bize danışıp yaptılar.

Ama en güzeli keyifle film seyreden insanlarla birlikte olduk. 2. Gökçeada Film Festivali'nin bahtsız zamanlaması bir yana biz de Korhan Yurtsever'in fikrinin çok iyi olduğunu düşünüyoruz.

Sevin OKYAY