SaturDox Belgesel Buluşmaları 7. yılında programını Suriye’ye ayırıyor.
Yanıbaşımızda giderek şiddetlenen savaş diplomasisinin iyice görünmez kıldığı,
bombaların, kurşunların, füzelerin altında ayakta kalmaya çalışan veya kelle
kolukta sınırları aşarak çocuklarına yeni bir hayat arayan Suriyeliler, altı
hafta boyunca gerek filmler gerekse söyleşiler aracılığıyla kendilerini
anlatacak.
Gösterim ve söyleşilerde sadece beş yıldır aralıksız devam eden savaşın
dehşetine değil, Suriyelilerin kendi kültür ve tarihine de kulak verme fırsatı
bulacağız.
Türkiye’de birçok kentte aynı mahalle ve sokakları paylaştığımız Suriyeli
“misafirlerin” yaşadıkları ve hissettikleri belki biz Türkiye vatandaşlarına da
ayna tutacak.
Öte yandan seçkideki filmler, trajik bir tarihsel dönemi henüz “yazılmakta” iken
belgelemenin, bu işin de özellikle içeriden bir bakışla yapılmasının önemini
gösteriyor. Türkiye’deki belgeselcilerin de ülkedeki mülteciler olgusuyla
birlikte yaşanan toplumsal dönüşüm hakkında daha fazla belgesel yapmasını
dileyelim.
Hamiş Suriye Kültür Evi işbirliğiyle DEPO’da gerçekleşecek etkinliklerde, daha
önce Documentarist programında yer alan Suriye filmlerinden oluşturulan altı
gösterim yapılacak.
5 Mart Cumartesi - 19:00
Hayat, Aşk, Ölüm ve Bazen Devrim Üzerine Gerçek Hikâyeler
Yön. Nidal Hassan-Lilibeth Cuenca, Suriye-Danimarka, 2012, 64′
Söyleşi: Suriye Devrimi Nasıl Başladı - Devrimin Toplumsal ve Siyasi Arka Planı
Konuşmacılar: Yassin al Haj Saleh (Suriyeli yazar, eski siyasi tutuklu),
Karam Nachar (Suriyeli tarihçi, “al Jumhurriya” editörü)
Danimarkalı sanatçı Lilibeth Rasmussen ve arkadaşı Nidal Hassan, Rasmussen’in
Şam’a geldiği 16 Mart 2011’den bir gün sonra Suriye ayaklanmasının başlayacağını
tahmin bile edemezlerdi. Farklı kültürlerden gelen bu iki yönetmen, bu tarihi
takip eden aylar boyunca, devrim günlerinde geçen aşk, yaşam ve ölüm öykülerini
anlatmaya çalışıyorlar.
Her Gün, Her Gün
Yön. Reem Karssli, Suriye, 2013, 26′
Özgürlük Sokakları
Yön. Bassel Shehadeh, Suriye, 2012, 24′
Söyleşi: Suriye’nin Diğer Savaşçıları - Devrime ve Savaşa İçeriden Bakan Medya
Aktivistleri
Konuşmacı: Tareq Sham (medya aktivisti, Rakkalı eski siyasi tutuklu)
Günebakan - Al-Rastan: Suriye’nin küçük kasabası Al-Rastan, 2011’de halkın Esad
rejimine karşı sokağa döküldüğü ilk yerler arasındaydı. Şaşırtıcı derecede
şiirsel sahnelerle, ismini saklı tutan yönetmen rejimin verdiği sert karşılığın
izlerini ararken, yıkımın ortasında cesaretin ve umudun izlerini buluyor.
Her Gün, Her Gün: Film, Suriyeli bir ailenin ülkelerindeki olağanüstü koşullar
altında bir yandan gündelik hayatlarına devam ederken, diğer yandan yaşamak
zorunda kaldıkları yeni hayata uyum sağlamak için yeni bakış açışı geliştirme
çabalarını gözlemleyen benzersiz ve samimi bir yolculuk.
Özgür Sokaklar: Suriye’nin yetenekli genç sinemacılarından Bassel Shehadeh, 2012
baharında Humus’taki aktivistleri ayaklanma görüntülerinin çekilip kurgulanması
konusunda eğitirken bir havan mermisiyle öldürülmüştü.
O sırada bitirmeye çalıştığı bu filmi, farklı şehirlerdeki aktivistlerin
devrimin ilk hafta ve aylarına dair ilginç anılarını biraraya getiriyor. Bugün
bir hayli uzak gözüken o günlere dair, genç aktivislerin gözünden etkileyici
tanıklıklar…
2 Nisan Cumartesi - 19:00
Türkiye’deki Suriyeli mülteciler üzerine kısa filmler:
Welcome To Turkey
Yön: Özlem Sarıyıldız 15′
Orman
Yön: Onur Saylak 14′
Assos Göçmenler
Yön: İmre Azem 7′
Türkiye’de Mülteci Olmak
Yön: Fatih Pınar 9′
Söyleşi: Anlatılmamış Hikâyeleriyle Suriyeliler
Türkiye beş yıldır en çok Suriyeli göçmen alan ülke olduğu halde, geri dönme
umudu giderek azalan ve burada yeni bir hayat kurmaya çalışan Suriyeliler
hakkında şu ana kadar kısa tanıklıklar dışında belgesel niteliğinde çok şey
yapıldığı söylenemez. Bu etkinlikte, konu hakkında yapılan kısa videolardan bir
seçki eşliğinde bu eksikliğin nedenlerini, ileride neler yapılabileceğini
tartışmak istiyoruz.
16 Nisan Cumartesi - 19:00
Ev
Yön. Rafat Alzakout, Suriye, 2015, 70′
Söyleşi: Devrim ve Savaş Suriyesi’nde yaşamak
Konuşmacı:Mustafa Haid (Suriyeli aktivist, filmin karakterlerinden)
Filmin yönetmeni Rafat, Suriye’de yaşanan karmaşanın içinde sanat ve tiyatroya
olan tutkunun birleştirdiği insanlarla birlikte, onların sanatla uğraştıkları ve
“Ev” adını verdikleri kurtarılmış bölgeye giriyor. “Ev”de balet Ahmed, asker
Muhammed ve eskiden sanat öğretmeni olan Taj Rafat’la umutlarını ve ülkelerinin
geleceğine dair hayallerini paylaşıyorlar. Ancak bu hayaller, rejimin rastgele
bombardımanı ve IŞİD’in yükselişinin gölgesinde parçalanıp yok olacaktır.
30 Nisan Cumartesi - 19:00
#73
Yön. Rekesh Shehbaz, Irak (Kürdistan Bölgesel Yönetimi), 2015, 24′
#73 Yol, soykırım, toplu katliam ve köleleştirme taşları ile döşeli. Suriye ve
Irak’ta konuşlanan IŞİD, Kürdistan’da azınlık olan sayısız Ezidi aileyi tarumar
etti. Film, ilk göç dalgasında geride kalan yaşlı akrabalarını kurtarmak için
işgal edilen şehrine geri dönen bir adamı anlatıyor.
Nû Jin “Kadın yaşamdır. Yaşam direniştir. Direniş de Kobanê’dir” sloganıyla
Kobanê’de IŞİD’e karşı YPJ saflarına katılan Elif Kobanê (18) adlı savaşçının
bir günlük yaşamını konu alıyor. ‘‘Nû Jin” ayrıca IŞİD’in 15 Eylül’de Kobanê’ye
saldırısına ve YPG, YPJ’nin bu saldırıya karşı beş aylık direnişine bir kadın
savaşçının yaşamı üzerinden ayna tutmaya çalışıyor.
14 Mayıs Cumartesi - 19:00
Suriyeli Kadınlar
Yön. Yasmin Fedda, Suriye, 2014, 70′
Söyleşi: Mülteci Olma Halleri ve Sanatın İyileştirici İşlevi
Konuşmacılar: Gulnar Hajo (çocuk kitapları yazarı, Pages Kitapevi sahibi), Samer
al Kadri (Pages Kitabevi sahibi)
Film, Ürdün’e sürgün edilmiş 50 Suriyeli kadının 2013 yılının Ağustos ayında
biraraya gelip, savaş zamanı kadınların mağduriyetini anlatan Antik Yunan
trajedisi “Truvalı Kadınlar”ın kendi versiyonlarını oynamalarını anlatır.
Kadınlar Truva Savaşının köksüzleştirdiği, köleleştirdiği ve her şeyden mahrum
bırakılan kraliçe, prenses ve kendileri gibi sıradan kadınların hikâyelerinde
kendi savaş deneyimlerinin canlı bir yansımasını görürler.