Film festivaliyle birlikte sinema salonuna da kavuşan Mardin, `sinema kenti'
olmaya hazırlanıyor. Yıllarca sinemasız kent olarak anılan Mardin'de, "Mardin
Film Festivali"nin bu yıl 3'üncüsü düzenlendi.
Festival açılışı halkın yoğun katılımıyla gerçekleşti. Yerli konukların yanında
yabancı konuklarının sayısı da azımsanmayacak kadar çoktu. Geceye, Kızıltepe'de
görev yapan öğretmen topluluğunun kendi çabalarıyla kurduğu müzik korusunun
dinletisi farklı bir renk kattı. Geceye ve festivalin daha sonraki günlerine
basının göstermiş olduğu ilgi de gözden kaçmayan diğer bir ayrıntı. Açılış filmi
olarak Türkiye'nin ilk reenkarnasyon filmi olan ve yönetmenliğini Ceyda Aslı
Kılıçkıran'ın üstlendiği "Kilit" filmi gösterildi. Tiyatro sahnelerine çıkan ilk
Müslüman Türk kadını Afife Jale'nin trajik hayat öyküsünü konu alan filmin
başrol oyuncusu Müjde Ar, Afife Jale'yi ikinci kez oynadı. "Kilit", ilk olarak
1987 tarihinde çekilen filmle birlikte kurgulanarak hazırlanmış.
Ayrıca yerel fotoğrafçılardan Selmet Güler'in fotoğraf sergisi de gecede
katılımcılarla buluştu. Festivale yola çıkılırken seçilen slogan, bu toprakların
yüzyıllardır doğurganlılığıyla farklı kültürleri barış ve uyum içinde bir arada
barındırabilmesini kadına benzetiyor: "Mardin Şehri Kadın!" Bu bağlamda
festival, "kadın" temasıyla yoğrulmuş bir program etrafında gelişti.
20-24 Haziran tarihlerinde düzenlenen festival sonucunda, Mardin 100 kişilik bir
sinema salonuna da kavuşturuldu. Dün sona eren festival kapsamında yerli yabancı
yapımlardan yirmi beş filmin yanında birçok kısa metrajlı film ve belgeselin de
gösterimi yapıldı. "Alexandra", "Fidel'in Yüzünden", "Saklı Yüzler", "Fikret
Bey, "Persepolis", "İkiye Bölünen Kız", "Kırmızı Balonun Yolculuğu", "Bana Söz
Ver", Ölümcül Oyunlar"…bu filmlerden bazıları.
Ayrıca usta senaristler ve uzmanlar tarafından film çözümleme atölyeleri,
uygulama odaklı temel tasarım hazırlık atölyesi, temel psikoloji ve karakter
analiz atölyesi gibi üretim merkezli atölye çalışmaları yürütüldü. Mardin Sinema
Derneği'nin katkılarıyla birçok ünlü yönetmen, senarist, oyuncu, akademisyen ve
sanatçının katılımıyla "Mardin'de sinema üretimi ve ilgili gençlerin
yetiştirilmesi" konusunda saatlerce süren konferanslar düzenlendi. Özellikle
bölgenin mevcut sorunlarına çözüm mahiyetinde en etkili sanat dallarından olan
sinemanın rolü ortaya koyulmaya çalışıldı.
Bölge halkında sinema kültürünün oluşması adına büyük katkısı olacağı tahmin
edilen film festivaline katılan yapımcı ve senaristlerden Mehmet Altıoklar'a
festival hakkında düşüncelerini sorduk. Mardin'de acilen bir film ofisi kurma
yönünde çalışmaları olduğunu ifade eden Altıoklar, Mardin'de çekilecek filmlerin
şehrin altyapısına ciddi katkıları olacağını düşündüğünü belirtti. Mardinliler
bu hafta sinemaya bir adım daha yaklaşmış oldu. Yoğun bir ilgiyle katılım
sağlayan Mardin halkının genel görüşünü; "Artık her yerde, herkesin ulaşabildiği
filmleri izleyebileceğimiz bir sinema salonu olduğu için mutluyuz" cümlesiyle
toparlayabiliriz.
Kısaca, Mardin artık sinemasız kent olarak değil "sinema kenti" olarak anılmaya
hazırlanmakta.
