Her fotoğrafı HDR olarak düşünemeyiz. En önemli unsur HDR fotoğrafta mutlak
hareketsizliktir. Yani HDR yapacağımız fotoğrafta hareket eden objeler
olmamalıdır.
Bir martı, bir vapur veya hareket eden insan HDR fotoğraf içine dahil
edilmemelidir. Eğer illa dahil edilecekse fotoğraftaki boyutu oldukça küçük
olmalı ki hareket unsuru algılanamasın.
Rüzgarlı bir havada bir manzarayı HDR yapmak istersek, kadrajımızda rüzgarın
etkisiyle sallanan bir ağaç dalları/yaprakları olmamalıdır. Buna karşılık
gökyüzünde hareket eden bulutlar ile denizdeki dalgalar HDR ye ayrı bir güzellik
katmaktadır. Buradaki hareketlenme farklı bir etki bırakmaktadır.
Tarihi yapıların özellikle iç mekan çekimlerinde HDR çok büyük kolaylıklar
sağlamaktadır. Bu tür mekanlarda aydınlatma ya zayıf yada yoktur. Normal
şartlarda iç dokuyu yansıtamayız. HDR ile her ayrıntı tek tek görünebilir hale
getirilebilir. Tarihi bir kalıntıyı fotoğraflamak için binlerce kilometre
gittiniz ve o kalıntı üzerine düşen ışık ters, işte bu noktada da imdadımıza HDR
yetişmekte. Ters ışığa rağmen HDR ile tüm detayları alabiliriz.