Dilde mecazları sözlük anlamlarıyla değerlendirmek kadar tehlikeli bir şey olamaz.
Bir sanat tarihçisinin "Sanatçı Gözü" başlıklı bir sergiler dizisine katkıda bulunmasını istemek onu
onurlandırıcı bir şeydir, ama sanatçıların da, sanat tarihçilerinin de, gözlerinin ya da bakışlarının
niteliği açısından etkili olamadıkları konusunda okuru uyarmak isterim. Göz bir araçtır (harika bir
araç), milyonlarca yıl süren evrimi sonunda, hareket eden organizmaların dünyada yollarını
bulmalarını, düşmanlardan ya da çevredeki tehlikelerden kaçmalarını, kısacası hayatta kalmalarını
sağlamıştır. Bunu yaratan başlıca etken, gözle görülebilir uzaklıktaki nesnelerin üstlerine düşen ışık
olmuştur. Işığın çeşitliliği ve yüzeyde yarattığı tonlar, bize onların biçimlerini; yüzeydeki yansıması,
dokularını; spektrumun dalga uzunluklarına tepkileri de renklerini göstermektedir. Altta yatan
mekanizmayı fark etmeden, edindiğimiz bilgiyi kullanır, aynı dünyayı görür, onunla elimizden
geldiğince boğuşuruz.
|
|
|||
|