Yapım Tarihi - 2011
Süre - 00:00:00
Bölüm Sayısı - 5
Format - Belgesel, Renkli, Türkçe
http://www.kafkasislamordusu.com
Yönetmen - Süleyman Gündüz
Yapımcı - Süleyman Gündüz
“Kafkas İslam Ordusu-1918 Belgeseli”
Bakü, petrol kaynakları bulunduktan sonra daha cazip bir hale gelmişti. Büyük
devletler 1. Dünya Savaşı sırasında bu bölgeyi ele geçirmek üzere planlar ve
ittifaklar yapmıştı. Büyük savaş sırasında Rusya'nın elinde bulunan bölgelerin
halkları Osmanlı Devleti'nden yardım istemişti. Fakat operasyon hem siyasi
imkansızlıklar hem de geniş bir coğrafyada Süren savaş yüzünden imkansıza
yakındı. İtilaf devleri ve hatta müttefikimiz Almanya bile böyle bir harekatın
yapılmasını kesinlikle istemediğini belirtmişti. Fakat Enver Paşa, bu yardım
taleplerine sessiz kalamadı ve yapılacak harekatın planlarını hazırlamaya
başladı.
Böyle bir durumda yapılacak tek bir şey kalmıştı. İllegal bir ordu kurup,
harekatın Osmanlı'dan bağımsız bir şekilde gerçekleştiğine dünyayı inandırmak.
Ordu, Osmanlı Ordusundan ayrılmış bir kısım subay ve askerlerin, Kafkaslarda
yerel halkla birlikte gerçekleştirdikleri askeri organizasyon olarak
gösterilmeye çalışılmıştı.
Yapımcılığını ve yönetmenliğini Süleyman Gündüz'ün yaptığı bu belgesel; harekat
boyunca masa başında müthiş bir siyasetin, cephede ise kusursuz bir planın nasıl
işlediğini sizlere anlatmaktadır.
“Kafkas İslam Ordusu-1918”; geleceğini arayan bir zaferin hikayesidir.
Birinci Bölüm
Yenilgi Sanılan Zaferler
1700'lü yıllarda Rus Çarı Korkunç İvan’ın sıcak denizlere inme siyaseti sonucu
başlayan Kafkasya harekatı ve bunun sonucu ortaya çıkan olayları incelemektedir.
Kafkaslardaki Müridizm hareketi İmam Mansur, Gazi Muhammed, İmam Hamzat ve İmam
Şeyh Şamil dönemi, Azerbaycan hanlıkları, Cevad Han ve Hüseyin Kulu Han’ın
öldürülmeleri Gence ve Bakü Hanlığının yıkılması, Kırım Savaşı ve 1864 Büyük
Kafkas Sürgünü’nü anlatmaktadır.
İkinci Bölüm
Savaş Zamanı
1900’lü yıllarda Osmanlı Devleti'nin genel durumu ve dış siyaseti,
Osmanlı-Almanya yakınlaşması, bilinmeyen yönleri ile Osmanlı Devleti’nin I.
Dünya Savaşı'na girişi, Sarıkamış, Çanakkale ve Kutül Amare Savaşları, Çarlık
Rusya’sının yıkılışı ve Bolşevik devrimi anlatılmaktadır.
Üçüncü Bölüm
Olmak veya Olmamak
Kafkaslarda ortaya çıkan yeni durum. Osmanlı Ordusu’nun Batum, Kars ve Ardahan’ı
geri alışı. Brest-Litovski antlaşması. Mavera-i Kafkas Seymi ve hükümetinin
kurulması. Bolşevikler, Menşevikler, İngilizler ve Ermeniler tarafından
Azerbaycan’ın işgali. Kuzey Kafkas Devleti, Gürcistan, Ermenistan ve Azerbaycan
devletlerinin kuruluş süreci. Kuzey Kafkasların ve Azerbaycan’ın Osmanlı
Devleti’nden yardım istemeleri ve Nuri Paşa komutasında Kafkas İslam Ordusu’nun
kurulması. Nuri Paşa’nın Gence Harekatı anlatılmaktadır.
Dördüncü Bölüm
Zamana Karşı
Bağımsız Kuzey Kafkas Devleti, Gürcistan, Ermenistan ve Azerbaycan’ın kuruluşu.
Kafkas İslam Ordusu’nun Azerbaycan harekatı. 15 Eylül 1918 Bakü’nün düşman
işgalinden kurtarılması ve Bağımsız Azerbaycan Halk Cumhuriyeti’nin başkentinin
Bakü olması ve hükümetin Gence’den Bakü’ye taşınması. Osmanlı Askerleri’nin
Filistin cephesindeki yenilgisi anlatılmaktadır.
Beşinci Bölüm
Uzun Yol
Karabağ’ın kurtarılması, Dağıstan Harekatı, Derbent ve Mohaçkale’nin
kurtarılması, Mohaçkale’nın Kuzey Kafkas Devleti’nin başkenti olması. 30 Ekim
1918 Mondros Ateşkes Antlaşması. Osmanlı Ordusu’nun terhis edilmesi. Kafkas
İslam Ordusu’nun Kafkaslardan çekilişi anlatılmaktadır ve 1918'den 2010'a kadar
ki dönemle ilgili kısa değerlendirme yapılmaktadır.
Kafkas İslam ORDUSU
Kafkas İslam Ordusu- 1918; geleceğini arayan bir zaferin hikayesidir.
Yapımcılığını ve yönetmenliğini Süleyman Gündüz’ün yaptığı bu belgesel; harekat
boyunca masa başında müthiş bir siyasetin, cephede ise kusursuz bir planın nasıl
işlediğini izleyicilere anlatmaktadır.
TRT BELGESEL
Kafkas İslam Ordusu belgeseli bugün saat 13.00’te TRT Avaz ekranında.
“Yenilgi Sanılan Zaferler”, “Zafer Zamanı”, “Olmak veya Olmamak”, “Zamana Karşı”
ve “Uzun Yol” isimlerini taşıyan 5 bölümden oluşan belgesel, Osmanlı ordusunun
Birinci Dünya Savaşı’nda Azerbaycan ve Dağıstan’da gerçekleştirdiği askeri
harekâtı ve bunun yansımalarını ekrana getiriyor.
TRT Avaz
Kafkas İslam Ordusu 1918 Belgeseli Sakarya'da Sahnelendi
Sakarya Büyükşehir Belediyesi Mart ayı kültür etkinlikleri, Kafkas İslam Ordusu
1918 belgesel filminin gösterimiyle devam etti. AKM Tiyatro Salonu'nda
gerçekleştirilen gösterime, Vali Mustafa Büyük, Büyükşehir Belediye Başkanı Zeki
Toçoğlu, Ak Parti eski
Sakarya Büyükşehir Belediyesi Mart ayı kültür etkinlikleri, Kafkas İslam Ordusu
1918 belgesel filminin gösterimiyle devam etti. AKM Tiyatro Salonu'nda
gerçekleştirilen gösterime, Vali Mustafa Büyük, Büyükşehir Belediye Başkanı Zeki
Toçoğlu, Ak Parti eski Milletvekili ve belgesel yönetmeni Süleyman Gündüz, SAÜ
Rektörü Muzaffer Elmas, Ak Parti Milletvekili aday adayı Akgün Altuğ, Büyükşehir
Belediyesi Genel Sekreter Yardımcıları Ayhan Kardan ve Fatih Turan, daire
başkanları, bürokratlar,
Kafkas büyükleri ve vatandaşlar katıldı.
Büyükşehir Belediye Başkanı Zeki Toçoğlu, ülkemizin çeşitli milletlerin yaşadığı
büyük bir kültür coğrafyası olduğunu söyledi. Başkan Toçoğlu, tarihimiz ve
üzerinde yaşadığımız topraklarda bize tevarüs eden sayısız değerler bulunduğunu
belirterek "Bu değerlerden en önemlilerinden biri hiç kuşku yok ki barış ve
huzur içerisinde bir arada yaşama kültürüdür. Osmanlı yüzlerce yıl farklı
millet, din, mezhep, kültür ve insan topluluklarını her daim birlik ve
beraberlik içinde yaşadığı bir coğrafyayı
yönetebilme becerisini göstermiştir. Osmanlı imparatorluğunun bu idari algısı
sayesinde bu farklı milletler kendi değerlerini, dilini, kültürünü bugünlere
taşıyabilme imkanına kavuşmuşlardır. Bu ancak hoşgörünün hakim olduğu bir
atmosferde var olabilecek bir özelliktir" dedi.
Kültür mozaiği ile Sakarya'nın küçük bir Osmanlı modeli olduğunu belirten
Toçoğlu, şöyle konuştu- "Laz, Kürt, Boşnak, Arnavut, Çerkez ve Abazanın daha
birçok kültürün yüzyıllardır kardeşçe yaşadığı bir coğrafyadır. Bu kültürlerin
varlığı çok zengin bir mozaiğe sahip olduğumuzun göstergesidir. Bugün hâla
şehrimizde farklı kültürler kendi dillerini konuşabiliyor ve kendi geleneklerini
yaşatabiliyorsa, bir Boşnak böreğini, bir Arnavut ciğerini, bir Karadeniz
lahanasını ve bir Çerkez tavuğunu yiyebilme imkanı
bulabiliyorsa bu halkımızın ne kadar engin bir hoşgörüye sahip olduğuna işaret
eder. Bugün bu kültürlerin hepsi birbirleriyle iç içe geçmişler ve karşılıkla
saygı çerçevesinde varlıklarını sürdürmüşlerdir."
Kafkas halkının kültürümüze olan katkılarından bahseden Başkan Toçoğlu, şunları
söyledi- "Bugün burada bir kültürel etkinlik vesilesiyle ele alacağımız Kafkas
halkları, kültürümüze olan katkıları asla yadsınamayacak bir topluluktur.
Onlarca, yüzlerce köy arasında bir Kafkas köyünü rahatlıkla ayırabilirsiniz.
Tertemiz yollarından tanırsınız örneğin, düzenli bahçelerinden tanırsınız.
Özenle ekilmiş ve ortalığa hoş rahiyalar saçan çiçeklerinden tanırsınız. Yediden
yetmişe sizi tanısa da tanımasa da Güler
yüzleriyle selam vermelerinden bilirsiniz. Yüzlerinde ki asaletten anlarsınız
bir Kafkas köyünde olduğunuzu. Bir Abaza ya da Çerkez köyüne gittiğinizde huzur
bulursunuz. Kendinizi adeta cennet bahçelerinden bir bahçede hissedersiniz. Bu
tarihin asil halkı, soylu davranışları, temizlikleri ve saygı temelli
gelenekleriyle kültürümüze çok önemli katkı sağlamışlardır. Biz Kafkas
halklarıyla bu topraklarda ortak acılar paylaştık, ortak sevinçler yaşadık.
Kardeşliğimiz ve beraberliğimiz sonsuza kadar daim olacaktır."
Başkan Toçoğlu'nun ardından Kafkas İslam Ordusu 1918 belgeseli gösterime
sunuldu. İslam ordusunun kuruluşu ve özgürlük uğruna verdiği kanlı mücadeleleri
Kafkas halkının ağzından anlatan belgesel, izleyicilere duygusal anlar yaşattı.
Gösterim sonrasında Ak Parti eski Milletvekili ve belgesel yönetmeni Süleyman
Gündüz, belgesel çekimleri ve kullanılan tarihi materyaller hakkında bilgi
verdi. Tarihe dair birçok şeyin bilinmeğini belirten Gündüz, sözlerine şöyle
devam etti- "Kafkasya halkının Ruslara karşı
verdiği mücadelelerin ne yazık ki çok azı biliniyor. Oysa Kafkas halkı çok uzun
yıllar Ruslara karşı birçok ulusa Örnek olacak özgürlük mücadelesi vermiştir.
1700 ile 1900 yılları arasında verilen bu özgürlük savaşında çok kan dökülmüş ve
Kafkas halkı çok kötü günler geçirmiştir. Rus işgallerine karşı topraklarını
başarı ile savunan Kafkas halkı Rusların tüm Kafkasya'ya karşı yaptıkları son
çevirmeye dayanamamış ve sonunda teslim olmak zorunda kalmışlardır. Esaret
altında yaşayamayacak olan bu halk
gemilerle Osmanlı topraklarına gönderilmiştir. Tarihte 'Büyük Göç' adıyla
anlatılan bu olay Kafkas halkının izleri çok uzun yıllar silinmeyecek derin
yaralara yol açmıştır."
Kafkasya'da kullanılan dillere de değinen Gündüz, şunları söyledi- "Büyük Kafkas
coğrafyasında çok fazla dil kullanılmaktaydı. Bugün bu dillerin çoğu asimile
olmuş veya unutulma noktasına gelmiştir. Ben hiçbir dilin yok olmasına razı
değilim. Dünya üzerinde ne kadar dil varsa, hepsi Allahın dilidir ve varlıkları
gelecek nesillere aktarılmalıdır."
Gelecekteki planlarından da söz eden Gündüz, ileride bir Ketül Amere belgeseli
çekmek istediğini belirterek sözlerini şöyle tamamladı- "Birlik ve beraberliğin
en güzel anlatıldığı bölge Ketül Amere'dir. İngiliz tarihinin en önemli
mağlubiyetidir bu cephe. Türklerin, Kürtlerin ve Arapların birlikte
mücadelesinin en güzel örneğidir. Kısacası bu olay birlik ve beraberlik sözünün
başlangıç noktasıdır."
haberciniz.biz
10 Mart 2011
Kafkas İslam ORDUSU GELİYOR!
Alman televizyonunda bir programda Kafkas İslam Ordusu'nun Bakü'yü fethi
anlatılıyordu. Programın sunucusu şöyle dedi- "Dağılmak üzere olan Osmanlı
İmparatorluğu'nun son kez devleştiği an."
Son değil, sondan bir önceki kez...
Mondros Mütarekesi'nin imzalandığı 30 Ekim 1918'den birbuçuk ay evvel (15
Eylül'de) Bakü'yü fetheden Kafkas İslam Ordusu, mütarekeden 16 gün evvel (14
Ekim'de) de Dağıstan'ın Derbent şehrini fethetmişti.
Yapımcılığını ve yönetmenliğini Süleyman Gündüz'ün üstlendiği Kafkas İslam
ORDUSU belgeseli işte bu fetihleri anlatıyor. Ve bu fetihlere giden yolu. Ve bu
fetihlerin günümüz için, yarınlarımız için ne ifade ettiğini.
TRT için hazırlanan beş bölümlük belgeselin önemli bir kısmını izleme imkânını
buldum. Göğsüm genişledi. Kafkas Kartalı gibi uçtum mutluluktan.
Türk televizyonculuk tarihinin en cesur, en devrimci işlerinden birine imza attı
Süleyman Gündüz. İmam Mansur'dan Nuri Paşa'ya uzanan Kafkas gazavat yoluna
güller dökerken –ve savaşlarda, Büyük Sürgün'de Can veren Kafkasyalıların aziz
hatırasına sahip çıkarken- bir yandan da efsanelerin ve dedikoduların ardındaki
Enver Paşa ve Cihan Harbi gerçeklerine ışık tutarak resmi tarihin altını üstüne
getirdi.
Bu belgeselde Enver Paşa bir kahraman olarak tasvir ediliyor ve doğrusu da
budur.
Bu belgeselde Enver Paşa ve arkadaşlarının Osmanlı Devleti'ni Almanya'nın
yanında Cihan Harbi'ne sokmaya mecbur bırakıldıkları anlatılıyor ve doğrusu da
budur.
Bu belgeselde Sarıkamış Harekâtı'nın İstanbul'u rahatlattığı ve Rus orduları
üzerinde müthiş bir caydırıcı etki yaptığı anlatılıyor ve doğrusu da budur.
Bu belgeselde "Arap İsyanı", "Arap İhaneti", "Araplar bizi sırtımızdan vurdu"
gibi genellemelerin yanlış olduğu, Osmanlı'ya karşı düşmanla işbirliği yapan
Arapların azınlıkta kaldığı anlatılıyor ve doğrusu da budur.
Bu belgeselde resmi tarihin "maceracı" diye yaftaladığı kadrolar tarafından
kurulan Kafkas İslam Ordusu'nun bağımsız Azerbaycan'ı mümkün kıldığı anlatılıyor
ve doğrusu da budur.
Bu belgeselde pek çok Kafkasyalının Enver Paşa'yı hâlâ bir Kurtuluş meşalesi,
bir ümit ışığı olarak gördüğü anlatılıyor ve doğrusu da budur.
Ahlaklı ve adaletli bir belgesel. Sadece metniyle değil estetiğiyle de takdire
şayan. Hem entelektüel hem görsel bir şölen.
Özgün müzik de harika. Ve damardan giren türküler, şiirler...
Altı çizilmesi gereken bir şey daha- Yaklaşık 240 dakikalık belgeselde sonuna
kadar başı dik bir Osmanlı resmi çiziliyor. Osmanlı'yı, Osmanlı askerini
acınacak halde gösteren bir tek planın bile yer almamasına Özen gösterilmiş...
En beğendiğim sahnelerden bir tanesi:
Dağıstanlı köylü bir kadın, "İstanbul'un kapıları / Gümüştendir narunları /
Gören olsun Enver Paşa / Kısır koydu gelinleri" türküsüne Kumukça bir türküyle
cevap veriyor; mealen, "Şehittir savaşta kahramanca ölen / Gazidir savaşta
kahramanca yaralanan /
Savaştılar namuslarını korumak için / Bilerek onun sevabını".
Ve belgeselin final cümleleri- "Osmanlı Devleti tarih sahnesinden çekilirken
bile Mazlum halkların ufkunu aydınlatıyordu. Kafkas İslam Ordusu, geleceğini
arayan bir zaferin hikâyesidir."
Bu hikâyeyi layıkıyla anlatan Süleyman Gündüz ve arkadaşlarına kalpten
teşekkürler...
Kafkas İslam Ordusu'nu TRT ekranında görmek için sabırsızlanıyorum.
Yeni Şafak
http://www.analizmerkezi.com
Hakan Albayrak
20 Eylül 2010