En İyi Film : Karılar Koğuşu (Halit Refiğ)
En İyi 2. Film : Karartma Geceleri (Yusuf Kurçenli)
En İyi 3. Film : Camdan Kalp (Fehmi Yaşar)
En İyi Yönetmen : Halit Refiğ (Karılar Koğuşu), Yusuf Kurçenli (Karartma Geceleri)
En İyi Senaryo : Süheyla Acar Kalyoncu (Bütün Kapılar Kapalıydı)
En İyi Görüntü Yönetmeni : Ertunç Şenkay (İkili Oyunlar
En İyi Müzik : Atilla Özdemiroğlu (Aşk Filmlerinin Unutulmaz Yönetmeni)
En İyi Kurgu : Mevlüt Koçak
En İyi Stüdyo : Fono Film
En İyi Kadın Oyuncu : Hülya Koçyiğit (Karılar Koğuşu)
En İyi Erkek Oyuncu : Tarık Akan (Karartma Geceleri)
En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu : Ayşegül Ünsal (Karılar Koğuşu)
En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu : Tuncer Necmioğlu (Karılar Koğuşu)
Altın Portakallar
27. Antalya Altın Portakal Film Festivali ödülleri dün akşam Atatürk
Stadyumu'nda yapılar törenle verildi. Ödül töreninde bir de çizgi film gösterisi
yer aldı.
Halk jürisi sonuçları da belli oldu. Eski Belediye Başkanı Avni Dolunay'ın
anısına yapılar halk oylaması festival filmlerinin gösterildiği sinemalara konan
sandıklarda gerçekleşti. Bu sonuçlara göre Yusuf Kurçenli'nin "Karartma
Geceleri" adlı filmi 183 oyla birinci seçildi. 114 oy alan Halit Refiğ'in
"Karılar Koğuşu" filmi ikinci, 110 oy alan Eser Zorlu'nun "Yorum Yok" filmi ise
üçüncü oldular.
30 Eylül 1990
Cumhuriyet
ANTALYA ALTIN PORTAKAL FİLM FESTİVALİ
Karılar Koğuşuna 5 ödül
En İyi Film: Karılar Koğuşu, En İyi Yönetmen: Halit Refiğ (Karılar Koğuşu) ve
Yusuf Kurçenli (Karartma Geceleri) En İyi Kadın Oyuncu: Hülya Koçyiğit (Karılar
Koğuşu) En İyi Erkek Oyuncu: Tarık Akan (Karartma Geceleri)
27. Antalya Altın Portakal Film Festivali sonuçları açıklardı. En iyi film seçilen
Halit Refiğ'in "Karılar Koğuşu" adlı filmi, bu ödülle birlikte 5 ödül kazandı.
Yusuf Kurçenli'nin "Karartma Geceleri" filmi ise en iyi ikinci
film seçilirken Fehmi Yaşar'ın
"Camdan Kalp"inin en iyi
üçüncü Film olduğu açıklardı.
24 eylülde başlayan ve 18 filmin katıldığı 27. Antalya Altın
Portakal Film Festivali'nde En
İyi Erkek Oyuncu ödülünü geçen yıl olduğu gibi Tarık Akan
"Karartma Geceleri" filmindeki rolüyle alırken Hülya Koçyiğit de En
İyi Kadın
Oyuncu ödülünü "Karılar Koğuşu"ndaki rolüyle kazandı. En iyi yönetmen ödülü ise iki
kişiye paylaştırıldı. Halit Refiğ "Karılar
Koğuşu" ile Yusuf Kurçenli
"Karartma Geceleri" filmleriyle bu ödüle layık görüldüler.
Dün Antalya Belediyesi Encümen Odası'nda toplanan ve
Avni Özgürel, Faik Cesur, Alev
Olgun, Erdoğan Kahya, Enver Özer, Şerafettin Gür, Ekrem Bora, Erdoğan Tokatlı, Muzaffer
Hiçdurmaz, Engin Ardıç ve Yrd.
Doç. Cem Odman'dan oluşan
büyük jüri saat 13.00 dolaylarında kararını vererek listeyi Belediye Başkanı Hasan
Subaşı'ya
sundu. Subaşı, Dedeman
Oteli'nde basın toplantısı düzenleyerek sonuçlar açıkladı.
Diğer ödüller ise şöyle:
En İyi özgün Senaryo "Bütün Kapılar Kapalıydı" filmiyle
Süheyla Acar Kalyoncu, En İyi
Görüntü Yönetmeni "İkili
Oyunlar" ve "Büyük Yalnızlık"
filmleriyle Ertunç Şenkay, En
İyi özgün Müzik "Aşk Filmlerinin Unutulmaz Yönetmeni"ndeki müziği ile Atilla
Özdemiroğlu, En İyi Yardımcı Kadın
Oyuncu "Karılar Koğuşu" filmindeki rolüyle Ayşegül Ünsal,
En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu
da aynı filmdeki rolüyle Tuncer
Necmioğlu seçildi. Fono Film
Stüdyosu En İyi Film Stüdyosu
seçilirken En İyi Kurgu ödülü de
Mevlüt Koçak'a verildi.
Büyük jüri ise açıklamasında
'Türk sinemasının yaşadığı güçlüklere karşın film üretme isteğini yetinmeyen ve
kaldı, üstün
nitelikli eserler vermeyi sürdüren
tam yapımcı, sanatçı ve
çalışanlarına teşekkür etti.
Jüri ayrıca Türk sinemasına
40 yılı aşkın süredir emek veren
ve ürettiği tutarlı eserler nedeniyle yönetmen Memduh Ün'e
"27. Altın Portakal Film Festivali Büyük Jüri Özel Ödülü"
vermeyi kararlaştırdığını açıkladı.
Birinci filme 35
milyon lira ödül
Antalya'da bulunmayan ve
ödül kazanan sanatçılar bugün
saat 17.00'de uçakla Antalya'ya
gelecekler. Ve bugün Atatürk
Stadyumu'nda gerçekleşecek törenle ödüllerini alacaklar.
Antalya Belediyesi'nin daha
önce açıkladığı gibi dereceye giren filmler şu ödülleri alacaklar:
Birinci filme Altın Portakal
Heykeli, 35 milyon lira ve negatif, pozitif film; ikinci seçilen filme Gümüş
Portakal Heykeli ve
25 milyon lira ile pozitif ve negatif filmler; üçüncü seçilen filme Bronz
Portakal Heykeli ve
15 milyon lira.
En iyi yönetmene Altın Portakal Heykeli ve 25 milyon lira,
en iyi kadın ve erkek oyuncu ile
en iyi görüntü yönetmenine, en
iyi özgün müziğe, en iyi film
stüdyosuna ve en iyi kurguya
Altın Portakal Heykelleri verilecek. En iyi yardımcı kadın ve
erkek oyunculara ise Gümüş
Portakal Heykelleri ödül olarak
verilecek. Diğer ödül kazanamayan filmlere verilecek ödüllerin
toplamının ise 200 milyon lirayı bulduğu belirtiliyor.
29 Eylül 1990
Cumhuriyet
Bülent Ecevit
Yılmaz Güney için
tartışma
27. Antalya Altın Portakal Film Festivali'nde Yılmaz Güney
filmlerinin oynatılamaması üzerine başta sanatçı ve yönetmenler dün bir açıklama
yaparak tepkilerini dile getirirlerken bazı sanatçılar da Yılmaz Güney'in bu şekilde
kullanılmasını istemediklerini belirttiler.
Antalya Dedeman Oteli'nde
Yusuf Kurçenli, Rutkay Aziz,
Menderes Samancılar, Yaman
Okay, Sabahattin Çetin, Işıl Özgentürk ve Nurettin Şen konuyla ilgili
görüşlerini açıkladılar.
Yusuf Kurçenli, festivalde Yılmaz Güney filmlerinin gösterileceğini sandıklarını,
ancak Antalya'ya geldiklerinde böyle bir
olayın olmadığını görmeleri üzerine Festival Yürütme Kurulu'na bir kınama
vermeyi düşündüklerini söyledi.
Daha önceki açıklamalarda Festival Yürütme Kurulu'na "kınama'' yayınlamayı
düşünen sanatçılar önceki gün Festival Yürütme Kurulu Başkanvekili Hüseyin Şanlı
ile bir süre görüşmüşlerdi. Burada. Şanlı, Kültür Bakanlığı'ndan gelen belgeyi
göstererek Yılmaz Güney filmlerinin gösterilmesinin olanaksız olduğunu açıklamıştı.
Bunun üzerine kurula kınamaktan öte tepkilerini söyleyen yönetmen
Yusuf Kurçenli dünkü açıklamasında şöyle konuştu: "Festival Yürütme
Kurulu anladık ki üzerine düsen görevi yapmış. Geriye yalnızca Türkiye'de birçok
alanda, özellikle sanat alanında uygulanmakta olan baskıyı kınamak
kaldı. Biz sinema çalışanları olarak birçok alanda ve Yılmaz Güney filmleri üzerindeki
bu yasaklayıcı yaklaşım ve baskıyı kınamayı sürdürüyoruz."
Yaman Okay ise
olayın Yılmaz Güney olayı olmadığını belirterek "Bizim işimiz, Türkiye'deki yasakçı
yaklaşımların sona ermesi. Ayrıca şunu da istiyoruz: 12 Eylül yönetimi tarafından
toplanan Yılmaz Güney filmlerinin negatiflerinin iadesi ve dolayısıyla Yılmaz
Güney filmleri üzerindeki yasakların kaldırılması. Çünkü yarın bir gün bizim
filmlerimiz üzerinde de bu yasaklar devam edebilir" dedi, "Ülkemizin tüm
demokratik ve gerici insanlarına düşen temel görev, yasaksız bir Türkiye, yasaksız
bir sinema, yasaksız bir kültür hayattır" diye konuşmasına başlayan sanatçı
Rutkay Aziz, "bize dokunmayan yılar bin yıl yaşasın" mantığının gerek sinema,
gerek kültürel yaşamda, demokrasi savaşının içinde olunmadığı sürece yıların
dokunması beklentisini, yaşamın kendilerine tanımadığını söyledi.
Bu görüşlere Antalya'da bulunan 35-40 kadar sanatçının da katıldığı
belirtilirken otel lobisinde bu tutuma karşı çıkan sanatçı Fikret Hakan oldu.
Hakan, tepkisini sert dille bağırarak söylerken, "Bunlar kim oluyor?" diye
sordu. Hakan, "Herşeyin bir sırası var. Yılmaz Güney filmleri oynamasın
demiyorum. Ama burada belediyeyi suçlamak anlamsız. Sıkıyorsa İçişleri
Bakanlığı'nı suçlasınlar diye konuştu.
Büyük jürinin açıkladığı sonuçlara, sinema sanatçıları Hülya Avşar ve Perihan
Savaş, sert tepki gösterdiler. Basın toplantısı düzenleyen iki sanatçı, sonuçlar
"haksızlık" olarak nitelendirirken "ödül, özendirmek için veriliyorsa hangi
kıstasa göre ödül verilen sanatçıların belirlendiğini" sordular. Avşar ve Savaş,
değerlendirmenin yeniden yapılmasını da istediler.
29 Eylül 1990
Cumhuriyet
Bülent Ecevit
Antalya Film Festivali'nde 'Siyasi Partilerin Sinemaya Bakışı' tartışıldı
Yılmaz Güney'e yasak var mı, yok mu?
27. Antalya Altın Portakal Film Festivali'nde sinemanın sorunları tartışıldı.
Film yapımcıları, yönetmenleri ve oyuncuları, Yılmaz Güney filmlerinin
gösterilememesini eleştirerek Festival Yürütme Kurulu'na tepki gösterdiler,
kınama metni hazırlayarak imzaya açtılar.
Film yönetmeni Yusuf Kurçenli, "Yasak yok, ama Yürütme Kurulu izin istiyor.
Olacak iş değil. Niye izin isteniyor?" diyerek konuşurken bu konunun
aydınlanması için bir kınama metninin hazırlanıp imzaya açılacağını, herkesin de
buna katılacağını sandığını ekledi.
Yönetmen Tunç Başaran, "Yeter artık. Nedir bu Yılmaz Güney olayı? Herkes bunu
konuşuyor. Neden? Niye konuşuluyor? Ortada bir yasak yok, Kimse göstermeye
cesaret edemiyor. Bunun tartışmasını niye yapıyoruz artık?" diyerek düşüncesini
dile getirdi.
Festival Yürütme Kurulu, aralarında Yılmaz Güney'in de filmlerinin bulunduğu
Altın Portakallı Filmlerin Toplu Gösterimini yapabilmek için ilk önce Antalya
Cumhuriyet Savcılığı'na başvurmuş ve "Yetkili değil" yanıtını almıştı. Bunun
üzerine kurul, Belediye Başkanı DYP'li Hasan Subaşı'nın isteği üzerine İçişleri
Bakanlığı Emniyet Genel Müdürlüğü'ne Altın Portakallı filmlerin listesini
gönderip "Yasağın olup olmadığını ve izin verilmesini" istedi. Ancak festival
başladığı tarihte Festival Yürütme Kurulu eleştirildi.
Eleştirmen Atilla Dorsay'ın yönettiği panele SHP'den Sabahattin Çetin, DYP'den
ise Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Dülger katılırken ANAP'tan kimse gelmedi.
Yetkililer, ANAP'a da çağrı yaptıklarını, ancak yanıt bile vermediklerini
söylediler.
Sinema yazarımız Atilla Dorsay'ın yönettiği panele SHP adına yapımcı Sebahattin
Çetin, DYP'den Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Dülger, festival yürütme kurulu
adına Abdullah Tekin, sanatçılar adına da Fikret Hakan katıldı. Yetkililer,
ANAP'a da çağrı yaptıklarını, ancak yanıt bile alamadıklarını belirttiler. Düne
ve bugüne kadar herhangi bir yanıt gelmedi. Bu arada birçok avukat ve hukukçu,
Güney'in filmlerinin yasak olmadığını ve dolayısıyla izin istenmemesi
gerektiğini bildirmelerine karşın Festival Yürütme Kurulu "izin" istemekte
ısrarlı davranmıştı.
Önceki gün özel İdare Kongre Salonu'nda yapılar "TBMM'de Grubu bulunan Siyasi
Partilerin Sinemaya Bakışı" konulu panelde de Güney'in filmlerinin
göstertememesi üzer yürütme Kurulu adına Abdullah Tekin, sanatçılar adına da
Fikret Hakan katıldı.
Dülger, siyasi iktidarların kültür ve sanat hayatını bir tarla ortamı gibi
gördüklerini ve bu tarların devlet tarafından hazırlarıp sanatçıların burada
çiçek yetiştirmesini sağlayacaklarını açıkladı. Dülger, İfade hürriyetine
hassasiyetle baktıklarım ve topluma yonun getirmede sinemanın katkısının
olduğunu belirtti.
SHP adına katılar yapımcı Sebahattin Çetin, devletin kültür ve sanattan
korktuğunu, bu nedenle baskı altına aldığını vurgularken "SHP iktidarında
yaratıcı düşüncenin önündeki kabuğu kıracağız. Sinemayı özerk bir kurum haline
getireceğiz. Bunun çalışmalarına da kurultaydan sonra başlanacak" diye konuştu.
Mehmet Dülger ise DYP olar sinemaya destek olmasının gerektiğini belirterek
"Fikri cendereleri kaldırarak fikri destek sağlaması teknik altyapının
oluşturulması zorunluluktur. Kaynak ve organizasyon desteği olmalı, yarışmalarla
amatörlere de olarak sağlarmalı. Eğitim alarında sinemanın özel bir yeri olmalı"
dedi.
Festival Yürütme Kurulu adına katılar Abdullah Tekin, festivalin amacı hakkında
konuştu ve politikacıların sanattan korktuklarını, bu nedenle de engellemeye
çalıştıklarını söyledi.
Sanatçı Fikret Hakan konuşmasına DYP ve SHP temsilcilerine "AP'nin devamı olarak
siz sayın Dülger ve CHP'nin devamı olarak siz sayın Çetin, eskiden yapılar tüm
her şeye sahip çıkıyor musunuz?" diye sorarak başladı. Dülger "Evet" Çetin ise
"Siyasi hataların yapıldığı ortamı da göz önüne alarak kabul ediyorum" diyerek
Hakan'ın sorusuna yanıt verdiler.
Hakan, Yılarların öcü filminin AP tarafından "komünisttir" damgası yediğini, CHP
zamanında da sağcı partilere taş çıkartırcasına davranıldığını anlattı.
Bu arada oturumu yöneten Atilla Dorsay, bu tür tartışmaların yapılmaması
gerektiğini, siyasi partilerin geleceğe dönük düşüncelerinin tartışıldığını
söyledi ve tartışmanın bu şekilde mi, yoksa geleceğe dönük mü olması için
dinleyicilere oylama yaptırdı. Oylama "Tarihi hataların tartışılmaması" yönünde
kabul edildi.
Panelin kapanış konuşmasını yapan Belediye Başkanı Hasan Subaşı, "Böyle sorunlu
bir sektöre kucak açmaktan mutluluk duyuyoruz" dedi.
Bülent Ecevit
28 Eylül 1990
Cumhuriyet
Güney'e yasak TBMM'de
27. Altın Portakal Antalya Film Festivali'nin yarışma sonuçları bugün
açıklanıyor. Dün son filmleri de izleyen jüri, bugün yapacağı toplantı sonunda
ödül sahiplerini belirleyecek. Sonuçlar, bugün 14.00'te Dedeman Oteli'nde
düzenlenecek basın toplantısında Belediye Başkanı Hasan Subaşı tarafından
açıklanacak. Şenliğin ödül töreniyse yarın Atatürk Stadyumu'nda yapılacak. Bu
arada, HEP Kars Milletvekili Mahmut Alınak, Antalya Film Şenliği'nde Yılmaz
Güney'in filmlerinin oynatılmamasının nedenini Başbakan Yıldırım Akbulut'a
sordu. Alınak, dün TBMM Başkanlığı'na verdiği yazılı soru önergesinde, "Güney'in
filmlerine konan herhangi bir yasak var mıdır?" sorusunu yöneltti. Güney'in
yapıtlarının şenlikte gösterilmemesinin muhatabını belirten Alınak, "Yılmaz
Güney'e konan film yasağı çağdaşlıkla bağdaştırıyor musunuz? Bu uygulama
demokrasi, düşünce ve bilim özgürlüğüne aykırı değil midir?" sorularını da
sordu.
28 Eylül 1990
Cumhuriyet
Festivalde Güney tartışması
27. Antalya Film Festivali etkinlikleri çerçevesinde yer alacağı daha önceden
açıklanan, ancak Festival Yürütme Kurulu'nun Emniyet Genel Müdürlüğü'nden
beklediği yanıtın gelmemesi üzerine gösterilemeyen Yılmaz Güney filmleriyle
ilgili tartışma yine gündemde. Yönetmen Yusuf Kurçenli, "Daha önce Altın
Portakal kazanmış filmlerle birlikte Yılmaz Güney filmlerinin de festival
çerçevesinde gösterime sunulması olayını duyduğum zaman çok sevinmiştim. Ancak
burada öğrendim ki bu olay gerçekleşemiyor. Güney filmlerinin gösterilmemesi
olayını, bir deklarasyonla kınamayı düşünüyoruz. Konu birkaç gün içinde
aydınlanır sanıyorum" diye konuştu. Yönetmen Engin Ayça da yasaklamalara karşı
olduğunu, ancak Yılmaz Güney'in de kullanıldığını sandığını öne sürdü. Yönetmen
Halit Refiğ ise yıllardır tartışması süren Yılmaz Güney meselesinden "bıktığını"
söyledi. Konuyla ilgili olarak Festival Yürütme Kurulu'nun tutumunu hiç de iyi
görmediğini açıklayan yönetmen Tunç Başaran da şunları söyledi: "Bir kere,
sanatın sakıncalısını anlamadığım için bu yoldaki soruyu da anlamış değilim.
Böyle bir şeyin üzerinde konuşmak beni rahatsız ediyor. Filmlerin sakıncalı
bulunması ve gösterilmemesi gibi bir olayın olmaması gerekiyor."
27 Eylül 1990
Cumhuriyet
İrem'in sergisi
İlhan İrem, 24-30 eylül tarihleri arasında 27. Antalya Altın Portakal Film
Festivali etkinlikleri çerçevesinde Antalya Güzel Sanatlar Galerisi'nde "Işık ve
Sevgiyle" adlı bir resim sergisi açıyor. İrem'in 6. kişisel sergisinde son bir
yıl içerisinde ürettiği 20 tablonun yanı sıra, ilk çalışmalarından da örnekler
yer alacak.
26 Eylül 1990
Cumhuriyet
27. Antalya Altın Portakal Film Festivali bugün başlıyor
Güney'e 'oyalama' taktiği
Festival Yürütme Kurulunun Yılmaz Güney'in filmlerini 'Altın Portakal Filmlerin
Toplu Gösterimi'nde oynatabilmek için başvurmadığı kapı kalmadı. Ancak
başvurulardan bugüne kadar bir sonuç alınamadı. Bu yıl festivalin jürisinde
sinema kesiminin ağırlığı olmaması ve hiçbir sinema yazarının jüriye alınmaması
da eleştirilere yol açtı. 11 kişiden oluşan büyük jüri, ödül kazanan filmleri 28
eylülde açıklayacak.
27. Antalya Altın Portakal Film Festivali bugün başlıyor. Bu yıl 18 filmin
katıldığı festivalde, konserler ve tiyatro gösterileri de yer alacak. Festival
süresince "Ertem Eğilmez Filmleri" Belediye Kültür Salonu'nda gösterilecek.
Aralarında Yılmaz Güney'in filmlerinin de bulunduğu "Altın Portakallı Filmlerin
Toplu Gösterimi" için Festival Yürütme Kurulu'nun başvurmadığı kapı kalmadı.
Ancak şu ana kadar başvurulardan bir izin gelmedi. Kurul Başkanı ve Belediye
Başkam DYP'li Hasan Subaşı'nın, "Yasal bir engel yoksa Güney'in filmlerini de
gösteririz" açıklamasından sonra ilgileri üzerine toplayan Altın Portakal
Festivali'nin Yürütme Kurulu, önce Antalya Cumhuriyet Savcılığı'na "Altın
Portakallı" filmlerin listesini sundu. Ancak savcılık, "Böyle bir izin vermeye
yetkili değiliz" diyerek başvuruyu geri çevirince bu kez aynı başvuru, İçişleri
Bakanlığı Emniyet Genel Müdürlüğü'ne yapıldı. Bu başvurudan da şimdiye kadar bir
sonuç alınamadı. Başkan Subaşı, "oyalama taktiği" yapıldığını söyleyerek
tepkisini dile getirdi.
1970te altın portakal kazanmıştı
Yılmaz Güney'in oynadığı ve yönettiği "Bir Çirkin Adam" 1970'te Altın Portakal'ı
kazanmıştı. Antalya'da oyuncu olarak da ödüller Güney'in filmleri, büyük
olasılıkla bu yıl festivalde oynatılamayacak.
11 kişilik büyük jüri 22 Eylülden itibaren OFO Oteli'nde filmleri izlemeye
başladı. Jüride sinema kesiminin ağırlıklı olmaması ve bu yıl hiçbir sinema
yazarının jüriye alınmaması ise eleştirilere yol açtı. Büyük jüri
değerlendirmeyi 28 eylülde yapacak ve ödül kazanan filmleri açıklayacak. Büyük
jüri şu isimlerden oluşuyor:
Avni Özgürel (Kültür Bakanlığı temsilcisi), Faik Cesur (Antalya Belediyesi
temsilcisi), Ali Olgun (TRT temsilcisi), Erdoğan Kahya (Antalya Gazeteciler
Cemiyeti temsilcisi), Enver Özer (SE-SAM temsilcisi), Şerafettin Gür (Fl-YAP
temsilcisi), Ekrem Bora (SO-DER Temsilcisi), Erdoğan Tokatlı (FİLM-YÖN
temsilcisi), Muzaffer Hiçdurmaz (SİNEKAM-DER temsilcisi), Engin Ardıç (Gazeteci,
yazar, eleştirmen), Yrd. Doç. Cem Odman (öğretim üyesi). Daha önce Ali
Özgentürk FİLM-YÖN temsilcisi olarak Büyük Jüri üyesi olarak açıklanmasına
karşın, Özgentürk'ün kaza geçirmesi üzerine Erdoğan Tokatlı jüri uyesi olarak
belirlendi.
"İstanbul'un Orta Yeri Sinema", ama Antalya'nın orta yeri "otel"...
Antalya'da 4 tane sinema salonu var. Bunlardan Saray Sineması geçen aylarda
tadilat nedeniyle kapandı. Yener ve Akdeniz Sinemaları'nda ise aralarında
"parça" olar filmler gösterdiği için pek cazip değil. Bir de Kültür Sineması
var; o ayakta. 27. festival olmasına karşın her yıl yaşanan sıkıntı bu yıl da
yaşanıyor. Kentte yeterli sinema salonlarının bulunmaması festivale gölge
düşüren konulardan biri. Büyük jüri dahi filmleri bir sinema salonunda değil,
bir otelin toplartı salonunda izleyecek.
Festivale katılar 18 film, sinema salonuna dönüştürülen Belediye Kültür Salonu
ve Kültür Sineması'nda gösterilecek. Ayrıca kentin çeşitli yerlerinde açık hava
gösterileri yapılacak. Bu yerler Cumhuriyet Meydanı, Karaalioğlu Parkı, Kırcamü
Mahallesi, Erenköy Mahallesi. Festival bünyesi içinde "TBMM'de Grubu Bulunan
Siyasi Partilerin Sinemaya Bakışı" konulu panel yapılacak. Sinema eleştirmeni
Atilla Dorsay'ın yöneteceği panel yarın özel idare Kongre Salonu'nda
gerçekleşecek. Öte yandan bazı sergiler de açılacak. Sinema Karikatürleri
Derneği tarafından Belediye Kültür Salonu Fuayesi'nde "Sinema Karikatürleri
Sergisi" ve Saniye Meesser Taşlıcalı'nın resim sergisi de yarın açılacak.
Hafta boyunca diğer sergiler şöyle: Yunus Yaşar (resimli şür sergisi), Tabiatı
Koruma Derneği ('doğa' sergisi), tlhan trem ('Işık ve Sevgi 1le' resim sergisi),
Ekrem Alp - Turhan Ekici (resim sergisi), Güzel Sanatlar Birliği (resim derneği
sergisi), Antalya Sanatçılar Birliği Sergisi. Ayrıca Kırk Merdiven Sanatçılar
Grubu 25 - 26 - 27 eylül günleri Yat Limanı anfisinde saat 14.00-20.00 arası
kitap imza günleri gerçekleşecek. Her yıl yapılar ve bazı sanatçıların tepki
gösterdiği festival korteji bu yıl yine yapılacak. Bugün saat 14.00'te yaklaşık
100 kişilik bir sanatçı topluluğu İstanbul'dan Antalya'ya uçakla gelecek. Daha
sonra saat 16.00'da Cumhuriyet Meydanı'nda kortej geçişi yapılacak.
Film festivali mi, müzik festivali mi
İlk günden başlayarak kentin çeşitli yerlerinde her gece konserler verilecek.
Bugün Atatürk Stadyumu'nda Muazzez Abacı - Gül Erda konseri yer alacak. Sezen
Aksu Aspendos'da ve Yeni Türkü, stadyumda konserler verecekler. Ayrıca
Yatlimanında da her gece Gençlik Orkestralar dinletiler sunacaklar.
Festivalde tiyatro gösterileri de yer alıyor. Özel İdare Kongre Salonu'nda Çocuk
Tiyatroları'nın yanı sıra, 26 eylülde Dormen Tiyatrosu Konyaaltı Anfi
Tiyatrosu'nda "Kaç Baba Kaç" Levent Kırca Tiyatrosu "Gereği Düşünüldü" adlı
oyunları sahneleyecekler. ' Gereği Düşünüldü" 30 eylülde tekrarlanırken, 28
eylülde yine Levent Kırça Tiyatrosu "Sayım Suyum Yok" adlı oyunu sunacak.
1964ten 1989a Altın Portakal
"Gurbet Kuşları" (Halit Refiğ) 1964, "Aşk ve Kin" (Turgut Demirağ) 1965, "Bozuk
Düzen" (Haldun Dormen) 1966, "Zalimler" (Yılmaz Duru) 1967, "İnce Cumali"
(Yılmaz Duru) 1968, Altın Portakal Ödülü'ne film seçilemedi 1969, "Bir Çirkin
Adam" (Yılmaz Güney) 1970, "Ankara Ekspresi" (Muzaffer Aslar) 1971, "Zulüm"
(Atıf Yılmaz) 1972, "Hayat mı Bu" (Orhan Aksoy) 1973, "Düğün" (Lütfi Ö. Akad)
1974, "Endişe" (Şerif Gören) 1975, "Deli Yusuf (Atıf Yılmaz) 1976, "Kara
Çarşaflı Gelin" (Süreyya Duru) 1977, "Maden" (Yavuz Özkan) 1978. Sansür
kurulunun yarışmaya katılar bazı filmleri yasaklayıp bazı bölümleri de kesmek
istemesi üzerine tüm yapımcılar şenlikten çekilme karan aldılar. 1979,12 Eylül
askeri darbe sonucu festival yapılamadı. 1980, En iyi film seçilemedi. 1981,
"Çirkinler de Sever" (Sinan Çetin) 1982, "Faize Hücum" (Zeki Ökten) 1983, "Bir
Yudum Sevgi" (Atıf Yılmaz) 1984, "Dul Bir Kadın" (Atıf Yılmaz) 1985, "Aahhh
Belinda" (Atıf Yılmaz) 1986, "Muhsin Bey" (Yavuz Turgul) 1987, "Gece Yolculuğu"
(Ömer Kavur) 1988, "Uçurtmayı Vurmasınlar" (Tunç Başaran) 1989.
Bülent Ecevit
24 Eylül 1990
Cumhuriyet
Antalya Film Festivali
27. Antalya Altın Portakal Film Festivali'nin etkinlikleri arasında aralarında
Yılmaz Güney'in de filmlerinin bulunduğu Altın Portakallı Filmlerin Toplu
Gösterimi için Festival Yürütme Kurulu, İçişleri Bakanlığı, Emniyet Genel
Müdürlüğü'ne başvurarak gösterilecek filmler arasında yasaklı filmin olup
olmadığını sordu. 24-30 eylül tarihleri arasında yapılacak olar Altın Portakal
Film Festivali Yürütme Kurulu Başkanı ve Belediye Başkanı Hasan Subaşı, "Biz
sansür uygulamayız. Ancak bu filmler arasında yasaklı film varsa, yasaları da
çiğnemeyiz" dedi.
Geçmiş yıllarda Altın Portakal kazanmış filmlerin toplu gösterimi yapılabilmesi
için listeyi Emniyet Genel Müdürlüğü'ne gönderdiklerini ve aralarında yasaklı
filmin olup olmadığını sorduklarını belirten Belediye Başkanı Hasan Subaşı,
Yılmaz Güney'in geçmiş yıllarda iki filminin Altın Portakal kazandığını söyledi.
5 Eylül 1990
Cumhuriyet
Yılmaz Güney filmleri
Antalya Altın Portakal Film Festivali Yürütme Kurulu'nun, Yılmaz Güney'in
filmlerinin 'toplu gösterileri de yer almasının sakıncalı olup olmadığını
öğrenmek için Cumhuriyet Başsavcılığı'na yaptığı başvuru sonuçsuz kaldı. Antalya
Cumhuriyet Başsavcılığı, Festival Yürütme Kurulu'nun isteğini, "Görüş
bildirmemiz mümkün değildir" diyerek geri çevirdi. Antalya Cumhuriyet Başsavcı
Vekili Erdoğan Öztekin, Festival Yürütme Kurulu'nun 25 filmin ve oyuncularının
adlarını içeren bir liste getirerek bu listede sakıncalı yönler bulunup
bulunmadığının bildirilmesini istediğini söyledi. Öztekin, Yürütme Kurulu'nun bu
isteğini, "Bizce yapılacak bir şey yoktur" diyerek geri çevirdiğini bildirdi.
Öztekin, şöyle devam etti: "Böyle bir istek, öncelikle akla yakın değil. Listede
yer alan 25 filmi izlememiz gerek. İzlemeden bir karar vermemiz mümkün değil.
Bir film hakkında işlem yapmamız için bize ihbar yapılması gerekir. Ben de
yanıma bilirkişi alır giderim ve filmi izlerim. Kanunlara aykırı ya da aşırı
seks unsurlarının kullanıldığı bir yön var mı, incelerim. Ancak bize getirilen
istekte böyle bir şey yok. Ayrıca, Yılmaz Güney'in filmleri sinemalarda
gösteriliyorsa ve haklarında yasaklama yoksa, bunlar hakkında yeni bir görüş
bildirmek gereksizdir!'