Uçan Süpürge Uluslararası Kadın Filmleri Festivali
Büyükelçi sok. 20/4 Kavaklıdere, Ankara
E-mail : festival @ ucansupurge.org
Web Sitesi - ucansupurge.org
Tel: 0312 427 00 20
Fax: 0312 466 55 61
PROGRAM
Her Biri Ayrı Renk
’93 Yazı / Carla Simón İspanya 2017
Colo / Teresa Villaverde Portekiz 2017
Günün Adı Yok / Teona Strugar Mitevska Slovenya 2017
Küçük Liman / Iveta Grofova Slovakya, Çek Cumhuriyeti, Macaristan 2017
Paris Beyazı / Lidia Terki Fransa 2017
Sınırda Nalu / Cristiane Oliveira Brezilya, Uruguay 2016
Tabağıma Bakmayı Bırak / Hana Jušić Hırvatistan, Danimarka 2016
Tereddüt / Yeşim Ustaoğlu Türkiye, Polonya, Fransa, Almanya 2016
Yarışma Dışı Filmler
Altın Kanat / Bobby Sarma Baruah Hindistan 2016
Varpu Adında Bir Kız / Selma Vilhunen Finlandiya, Danimarka 2016
Benim Mutlu Ailem / Nana & Simon Almanya, Gürcistan, Fransa 2017
Kısa Olmazsa Olmaz
Evbark / Pınar Öğünç Türkiye 2016
Elene / Sezen Kayhan Türkiye 2016
Çember / Rûken Tekeş Türkiye 2016
Görünmez Duvarlarım: Kendine Güvensizlik Hikayeleri / Nurbanu Asena Türkiye 2016
Kot Farkı / Ayris Alptekin Türkiye 2017
Nebile Hanım’ın Solucan Deliği / Pınar Yorgancıoğlu Almanya, Türkiye, A.B.D. 2016
Patates Olmasın / Melisa Üneri Türkiye 2016
Zelal / Filiz Işık Bulut Türkiye 2016
KAMERA ARKASINDAKİ KADINLAR BULUŞMASI
"SEKTÖRÜN İLK VERİ TABANINI OLUŞTURDU"
Kadınlar arası dayanışmanın ve birlikte üretmenin gücüne inanarak yola çıkan Uçan Süpürge Uluslararası Kadın Filmleri
Festivali Türkiye'de yine bir ilke imza attı. Festival kapsamında ulusal ve uluslararası işlere imza atmış 100’e yakın
kadın yönetmen/yapımcılar Türkiye’de ilk defa yapılan Kadın Yönetmenler/Yapımcılar Buluşması etkinliğinde bir araya
geldi. Türk sinemasının birbirinden ünlü başarılı kadınlarının ve basın mensuplarının yoğun katılımıyla gerçekleşen
"Kameranın Arkasındaki Kadınlar Buluşması" ayrıca kitap haline getirilecek ve network ağı veri tabanı oluşturulacak...
Etkinliğe Yapımcı kadınlardan; Türkan Şoray, Biket İlhan, Hülya Uçansu, Leyla Özalp, Zeynep Özbatur Atakan, Andaç
Haznedaroğlu, Çiğdem Mater, Nida Karabal Akdeniz; Yönetmen kadınlardan; Işıl Özgentürk, Nisan Dağ, Emel Çelebi, Çiçek
Kahraman, Nihan Belgin, Belgesel yapımcısı Nezahat Gündoğan ve 100'e yakın kadın yapımcı ve yönetmen katılırken Şarkıcı
Melis Sökmen'de yer aldı.
EDİLGEN KADIN DEĞİL YAŞAYAN KADIN YAŞATILMALI
Türkan Şoray: "Erkek yönetmenler edilgen kadın yerine daha yaşayan kadını yaşatmaya başladılar. Feminizm akımıyla
birlikte kamera arkasındaki kadınlarımız daha çok duyulmaya başladı. kamera arkasında ne emekler verildiğini 50 yıllık
sinema yaşamımda çok iyi biliyorum. Eminim burada çok arkadaşım var hepsini emeklerinden dolayı yürekten kutluyorum.
Kadın isterse sinemada mucizeler yaratabilir bu beraberlik ve dayanışmanın yıllarca sürmesini ve sinemaya güzellik
getirmesini diliyorum. Nice 20 yıllara diyorum. Gelecek yıl burada birçok kadın sinemacılarımızı daha alkışlamak dileği
ile.
AVRUPA'DA UYGULANAN YENİ FİLM TESTİ: "BECHDEL"
Zeynep Özbatur Atakan: 2014 yılında uçan süpürgeden ödül almıştım. O kadar etkilendim ki o gün bugündür her projenin
içinde yer alıyorum. Bu yıl Cannes film festivalinde açıklanan filmden sadece yüzde 15'i kadın yönetmenlerden oluşuyor.
Fırsat eşitliği sadece Türkiye'de değil tüm dünyada sorun . Kamera arkasındaki kadınlar olarak aslında Türkiye ön
sıralarda. Haziran sonunda da rakamlarla bunu sunuyor olacağız. Fırsat eşitliğinin yaratılması dünyada da şu dönem en
çok üzerinde durulan konu. Kamera önündekiler için ise başka bir sorun var. Edilgen karakterler yaratılıyor ve bunun
yanı sıra karakterler belli yaş grubu ve belli bir şablona oturtuluyor. Avrupa bu önüne geçmek için bir test uyguluyor.
Bu teste göre filmin 2 tane önemli kriteri olmalı. Adı da bechdel testi. Teste göre filmde 2 kadın ana karakter olmalı
edilgen değil etkin olmalı. En az 2 diyalogda erkek dışında bir şey konuşulmalı. Bu testi geçiyor olması filme artı
değer kazandırıyor. Örnek olması ve ders alınması gereken bir bilgi bu. Kadın rolleri için bizim de daha etkin
çalışmamız gerekiyor. Edilgen ve fonksiyonsuz kadın karakterler göstermek yerine güçlü sağlam ve farklı karakterler
gösterilmeli. Dünya sinemasında kadın karakterler güçlenirken özellikle tv dizilerinde tam tersi edilgen karakterler
var. 1986 yılından bu yana film yapım sektöründeyim. Ve inanın gelişimimiz olağanüstü. "Kadın" yönetmen demek yerine
yönetmen kadın demeyi daha uygun buluyorum. Çok genç ve kuvvetli bir kuşak geliyor. Çok güzel projeler yapıyorlar pek
çok filmleri festivale çıkıp vizyona giriyor.
TEMSİLİN CİNSİYETİ VAR !
Uçan Süpürge Uluslararası Kadın Filmleri Festivali Kurucusu Halime Güner: Uçan Süpürge 20 yıl önce sinemada kadının
emeğinin görünür kılınması için kadın yönetmenlerin çektiği filmleri gösteren bir festival ile yola çıktı. Önümüzde
hiçbir örnek yoktu. Bu işin bir okulu yoktu. Fakat bu durumun kadın örgütlenmesi içinde güçlü bir inancı vardı. Kadın
Filmleri Festivali Uçan Süpürge'nin projelerinden biriydi. Toplumsal cinsiyet eşitliğinin hayatın her alanında
sağlandığı kadınların güçlendiği ve herkes için adil bir dünyaya kavuşmak amacıyla değişim yaratmak için 21 yıldır
yaptığı birçok projeden biriydi.
Bu yıl hepimizin ortak deneyimidir yaşadığımız umutsuzluk mutsuzluk çaresizlik ve örgütlenme konusunda yalnızlık...
Barışı, adaleti, şiddetsizliği konuşmaya çok ihtiyacımız var. Bu nedenle ikinci başlığımızdaki tanışmada siz kadın
yönetmen ve yapımcıların Türkiye toplumunda cinsiyet eşitliği konusunda öncelikle yapılması gereken nedir? Sorusuna
verecekleri cevap bizim için yol gösterici olacaktır.
Festival bu yıl 20. Yaşının yaşarken 20 Mayıs'ta 20 ilde Adıyaman, Ağrı, Batman, Bitlis, Çanakkale, Diyarbakır, Elazığ,
Erzurum, Hakkari, İzmir, Kars, Malatya, Mardin, Muğla, Siirt, Şanlıurfa, Tunceli, Van'da Kuzey Kıbrıs Türk
Cumhuriyet'inde bu etkinlikleri eş zamanda yapmanın heyecanını yaşıyor.
Akademisyen Fatmagül Berktay: Türk sinemasındaki kadın yönetmen ve yapımcılar kadın hareketinin daima içinde yer
aldılar. Temsille ilgili bir durum bu ve temsilin cinsiyeti var. Dolayısıyla iktidarla ve ayrımcılıkla ilgili siyasi bir
mesele . Kadınlar insan, özne olma hakkından yoksun bırakıldılar yıllarca. Kendilerini ilgilendiren konularda karar
alamıyorlardı. Başkalarının kararlarına uymak zorunda kaldılar. Eğer kadınların ev içinde annelik eşlik görevini yerine
yetirmeleri doğal kabul edilmişse kadınların bilim insanı inşaatçı sanatçı olamayacakları düşünülüyorsa o zaman elbette
bu düşünce ve önyargılar hem erkekler hem de kadınlar tarafından içselleştirilir. Karşılığında erkek egemenliği
meşrulaşır. Kadın sanatçılar yaratıcılıklarını özgürleştirmeye çalışırken toplumda kamusal alana fırlatılmışlığın
sorunları ile de hesaplaşmak zorunda kalıyorlar. Kendilerine biçilen simge nesne sorunundan çıkıp özneleşmek en büyük
mücadele. Kadın sanatçılar da diğer kadınlar gibi baskılarla kuşatılmış durumda ama aynı zamanda bu baskı ve
sınırlamaları içselleştirmiş durumdalar.
Filmmor adına açıklama yapan Melek Özman: Kadın filmleri festivalleri gibi bağımsız dayanışma, güçlenme, üretim
alanlarımızı korumalı, büyütmeli, bu dayanışmayı üretimi her alana taşımalıyız. Bağımsızlığımız için ekonomik ve teknik
bağımsızlık çok önemli. Aynı zamanda içine doğduğumuz rekabeti nasıl aşacağımızın, dayanışmayı sahiden yaşatacağımızın
yollarını bulabilmek için bir araya gelmek, birbirimizi dinlemek için de iyi ki buluştuk, iyi ki buradasınız. Birlikte
yollar bulmak, açmak üzere...
Büşra Sarıismail
Medya İlişkileri Yöneticisi
"Uçan Süpürge Uluslararası Kadın Filmleri Festivali" 20’nci yılında
Düzenlemeye başlandığı 1998 yılından bu yana kadın sinema emekçilerinin görünürlüğüne dikkati çeken “Uçan Süpürge
Uluslararası Kadın Filmleri Festivali”nin tanıtımı Ankara’da yapıldı. 20-23 Mayıs tarihleri arasında düzenlenecek
festival bu yıl 20’nci yılını doldururken, 20 ilde ve Kuzey Kıbrıs’ta gösterimler yapılacağı duyuruldu.
Uçan Süpürge adına konuşan Özge Aybars Mumcu, “Uçan Süpürge, kadın sivil toplum kuruluşları arasında iletişim, dayanışma
ve işbirliğini artırarak bu kuruluşların güçlenmesine katkıda bulunmayı, toplumsal cinsiyet eşitliği bilincini
yaygınlaştırmak ve bu yönde duyarlılık yaratmayı, Türkiye’de sivil toplum ve demokrasinin gelişimi için çalışmayı
amaçlamaktadır” dedi.
Festivalde diğer kadın kuruluşları ve üniversitelerle ortak çalışmalar yaptıklarını söyleyen Mumcu, bu yılki konsept
fikrinin de Ankara Üniversitesi İletişim Fakültesi öğrencileriyle birlikte belirlendiğini söyledi. Mumcu, sloganlarının
“Birlikte Festival Yapıyoruz” olduğunu dile getirdi.
Festivalde diğer kadın kuruluşlarıyla da ortak çalışıldığını belirten Mumcu, KAMER’in iş birliğinde Adıyaman, Ağrı,
Batman, Bitlis, Diyarbakır, Elazığ, Erzurum, Hakkâri, Kars, Malatya, Mardin, Siirt, Şanlıurfa, Tunceli, Van’da, Kadın
Platformu’nun iş birliğinde Çanakkale’de, Üniversiteli Kadınlar Derneği’nin desteğiyle Edirne’de, Karya Kadın
Derneği’nin desteğiyle Muğla’da, Dokuz Eylül Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi’nin desteğiyle İzmir’de, Doğu Akdeniz
Üniversitesi ve Kıbrıs Türk Eğitim Vakfı’nın iş birliğinde Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde film gösterimleri ve
çeşitli etkinlikler yapacaklarını bildirdi.
8 ülkeden filmler gösterilecek
20-23 Mayıs'ta düzenlenecek festivalinde bu yıl Portekiz, Hırvatistan, Makedonya, İspanya, Slovakya, Brezilya, Fransa ve
Türkiye’nin de aralarında bulunduğu sekiz ülkeden filmler yarışacak. Uçan Süpürge Kadın Filmleri Festivali için 2003’ten
bu yana jüri oluşturan Uluslararası Sinema Yazarları Federasyonu’nun (FIPRESCI), filmleri değerlendirerek içlerinden
birine FIPRESCI Ödülü verecek. Bartosz Zurawiecki, Renata Habets ve Sevin Okyay tarafından değerlendirilecek filmlerden
biri, 23 Mayıs akşamı Ankara Devlet Opera ve Bale sahnesinde gerçekleştirilecek kapanış töreninde ödül alacak.
birgun.net
10 Mayıs 2017
Uçan Süpürge 20. yaşını 20 ilde kutlayacak
Uçan Süpürge Uluslararası Kadın Filmleri Festivali bu yılki festival hazırlıklarına başladı.
20 - 23 Mayıs tarihleri arasında düzenlenecek festival 20. yaşını 20 ilde ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde aynı gün
yapacağı film gösterimleriyle kutlayacak. Uçan Süpürge festival ekibi yapacağı bu organizasyonun hazırlıkları kapsamında
festivalin taşınacağı illerdeki kadın kuruluşlarının temsilcileriyle toplantılar yapmaya başladı. Festival bu yıl
Adıyaman, Ağrı, Batman, Bitlis, Diyarbakır, Elazığ, Erzurum, Hakkâri, Kars, Malatya, Mardin, Siirt, Şanlıurfa, Tunceli,
Van, Çanakkale, Edirne, Muğla, İzmir ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ndeki seyircilerle buluşacak.
Türkiye’nin ilk kadın filmleri festivali olan Uçan Süpürge Uluslararası Kadın Filmleri Festivali bu yılki festival
hazırlıklarına başladı. Her yıl düzenli olarak Mayıs ayında programlanan organizasyon bu yıl da 20 - 23 Mayıs tarihleri
arasında sinemaseverlere kapılarını açmayı planlıyor. Festival ekibi festivalin 20. yaşını 20 ilde ve Kuzey Kıbrıs Türk
Cumhuriyeti’nde aynı gün yapacağı film gösterimleriyle kutlamayı planlıyor.
1998 yılından bu yana kadın sinema emekçilerinin görünürlüğüne dikkat çekerek toplumsal cinsiyet eşitliği konusunda
farkındalık yaratmak amacıyla gerçekleştirilen Uçan Süpürge Uluslararası Kadın Filmleri Festivali 20. yaşını 20 il ve
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde aynı gün yapacağı film gösterimleriyle kutlamaya hazırlanıyor. Festival bu yıl 20.
yılını kutlayan bir diğer kadın kuruluşu KAMER’in iş birliğinde Adıyaman, Ağrı, Batman, Bitlis, Diyarbakır, Elazığ,
Erzurum, Hakkâri, Kars, Malatya, Mardin, Siirt, Şanlıurfa, Tunceli, Van’da, Kadın Platformu’nun iş birliğinde
Çanakkale’de, Üniversiteli Kadınlar Derneği’nin desteğiyle Edirne’de, Karya Kadın Derneği’nin desteğiyle Muğla’da, Dokuz
Eylül Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi’nin desteğiyle İzmir’de, Doğu Akdeniz Üniversitesi ve Kıbrıs Türk Eğitim
Vakfı’nın iş birliğinde Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde seyircileriyle buluşacak.
Uçan Süpürge festival ekibi yapacağı bu geniş organizasyonun ilk buluşmasını 18-19 Mart tarihleri arasında Alman Kültür
Merkezi’nde gerçekleştirdiği ”Birlikte Festival Yapıyoruz” temalı etkinlikle başladı. İki gün boyunca süren
organizasyonun ilk gününde Toplumsal Cinsiyet Odaklı Sinema ve Festival Söyleşileri, Toplumsal Cinsiyet ve Mekan, Görsel
Kültür ve Toplumsal Cinsiyet başlıklı oturumlar gerçekleştirildi. Sinema salonunda da beraber olmanın keyfini İstanbul
Kırmızısı film gösteriminde birlikte yaşayan kadınlar, etkinliğin ikinci gününde de bir film okumasının nasıl yapılması
gerektiği, etkinlik planlamalarında dikkat edilmesi gereken hususlar, Uçan Süpürge Uluslararası Kadın Filmleri
festivalinin kuruluş hikayesi ve kuruluş amacıyla ilgili bilgilendirildi. Günün sonunda bir festival nasıl planlanır
atölye çalışmasının ardından illerine dönen kadın kuruluşu temsilcileri 20-21 Mayıs’ta illerinde gerçekleştirecekleri
festival etkinliklerinin hazırlıklarına başladılar.
Uçan Süpürge festival ekibi illerde ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde yapacağı organizasyonun planlamasını 20 ilden
kadın örgütleriyle birlikte yaparken, etkinliğin bu yılki konsept fikrini de Ankara Üniversitesi İletişim Fakültesi
öğrencileriyle belirledi. İlk öğrenci buluşmasını Ankara Üniversitesi İletişim Fakültesi öğrencileriyle 10 Mart 2016
tarihinde gerçekleştiren festival ekibi, ikinci olarak da 16 Mart 2016 tarihinde Başkent Üniversitesi öğrenci topluluğu
HeforShe ekibi ile bir araya geldi. Uçan Süpürge’nin kurucusu Halime Güner’in festival hakkında bilgilendirmeleriyle
başlayan buluşma, festival ekibinin uluslararası film festivallerinin nasıl yapıldığı, organizasyon planlaması ve
festival süreci ile ilgili bilgilendirmeleriyle devam etti. Festival ekibi tarafından yapılan bilgilendirmelerin
ardından Gazete Başkent’ten katılım sağlayan öğrenciler, festival tanıtımını okul içerinde güçlendirmek adına festival
ekibiyle birlikte çalışacaklarını belirtti. HeforShe ekibi festivale nasıl katkı sağlayabileceklerine dair bir toplantı
yaparak, festival sürecinde ‘gönüllü’ olmak isteyen kişiler arasında görev paylaşımı yapma kararı aldı.
Ayrıntılı bilgi için: busra@nispr.net
Büşra SARIİSMAİL
Medya İlişkileri Yöneticisi